Bebeklerde kalp hastalıkları: Erken teşhis ve tedavi hayat kurtarıyor

Bebeklerde kalp hastalıkları nasıl teşhis edilir? Uzmanlar hangi risk gruplarına dikkat çekiyor?

Bebeklerde kalp hastalıkları: Erken teşhis ve tedavi hayat kurtarıyor

Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ertürk Levent, TV9 İzmir’de yayınlanan "Hüseyin Ceyberi ile Yeniden Doğuş" programında bebeklerde ve çocuklarda görülen kalp hastalıklarının teşhis ve tedavi süreci hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Levent, doğumsal kalp hastalıklarının erken teşhis edilmesinin tedavi başarısını büyük ölçüde artırdığını vurguladı.

Kalp hastalığında genetik ve çevresel faktörler

Kalp hastalıklarının en yaygın görülen sağlık sorunlarından biri olduğunu belirten Prof. Dr. Ertürk Levent, genetik yatkınlığın önemli bir faktör olduğunu ancak anne, baba veya birinci derece akrabalarda kalp hastalığı bulunmasının şart olmadığını ifade etti. Bununla birlikte bazı risk gruplarına dikkat çeken Levent, anne karnında yapılan ultrason taramalarında başka bir organla ilgili şüpheli bulgular tespit edilen bebekler ve anne karnında enfeksiyon, ilaç, radyasyon veya alkol maruziyeti yaşayan bebeklerde kalp hastalığı riskinin artığını söyledi.

"Anne karnında geçirilen enfeksiyonlar ve bazı ilaçlar, doğumsal kalp hastalığı riskini artırabilir." diyen Prof. Dr. Levent, risk faktörlerine sahip anne adaylarının hamilelik sürecinde daha dikkatli olması gerektiğini belirtti.

Hamileliğin ilk 8 haftası hayati öneme sahip

Kalp gelişiminin gebeliğin ilk 35-36 gününde tamamlandığını söyleyen Levent, bu sürecin doğuştan kalp hastalıklarının oluşumu açısından kritik olduğunu vurguladı. "İlk 8 hafta hayati öneme sahiptir. Anne adaylarının bu süreçte ağır antibiyotikler, bazı ağrı kesiciler ve yüksek riskli ilaçlardan kaçınması gerekiyor." dedi. Özellikle hamilelik öncesinde ilaç kullanan kişilerin mutlaka kadın doğum uzmanlarına danışması gerektiğini ekledi.

Kalp hastalığı olan bebekler nasıl anlaşılır?

Bebeklerde doğuştan kalp hastalıklarının bazı belirgin semptomlarla fark edilebileceğini belirten Prof. Dr. Levent, ailelerin dikkat etmesi gereken belirtileri şu şekilde sıraladı:

  • Emme sırasında çabuk yorulma,
  • Hızlı nefes alıp verme,
  • Dudak, parmak uçları veya mukozada morarma,
  • Kilo alamama veya gelişim geriliği,
  • Uyku sırasında düzensiz nefes alıp verme.

Bebeklerde bu tür belirtilerin fark edilmesi halinde vakit kaybetmeden bir çocuk kardiyoloğuna başvurulması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Levent, "Erken teşhis, tedavi başarısında kritik bir rol oynar. Sağlık ocakları ve aile hekimleri, kalp hastalığı belirtileri taşıyan bebekleri hızlıca yönlendirerek sürecin başarılı ilerlemesine yardımcı oluyor." dedi.

Anne karnında teşhis ve tedavi mümkün mü?

Gebeliğin 20-21. haftalarında bebeğin kalp sağlığı hakkında önemli bilgiler elde edilebileceğini belirten Prof. Dr. Levent, gelişmiş tıbbi yöntemlerle bazı doğuştan kalp hastalıklarının anne karnında tespit edilmesinin mümkün olduğunu söyledi. "Bazı ağır vakalarda gebeliğin devamı konusunda aileye seçenekler sunabiliyoruz. Ancak birçok doğumsal kalp hastalığı, zamanında müdahale ile tedavi edilebilir." dedi.

Özellikle "Büyük Arter Transpozisyonu" adı verilen ciddi kalp anomalilerinin, doğumdan hemen sonra yapılan girişimlerle başarılı bir şekilde tedavi edilebildiğini belirten Levent, "Doğumun doğru bir hastanede gerçekleşmesi, gerekli müdahalelerin zamanında yapılmasını sağlar ve bebeğin sağlıklı bir şekilde yaşama devam etmesine olanak tanır." ifadelerini kullandı.

Her bebek en geç 1 yaşına kadar kardiyoloji kontrolünden geçmeli

Son olarak, tüm bebeklerin doğumdan sonra en az bir kez çocuk kardiyoloji uzmanı tarafından muayene edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Levent, "Bebeklerde doğumsal kalp hastalıklarını erken teşhis etmek için ilk 6 ay ila 1 yaş arasında bir kardiyolog kontrolü öneriyoruz." dedi.