Geleceğin enerji kaynağı: Gaz hidrat
Türkiye'nin Karadeniz, Doğu Akdeniz ve Marmara Denizi'nde gaz hidrat rezervlerinin bulunduğunu belirten Prof. Dr. Günay Çifci, Ege Denizi'nde de benzer kaynakların olduğuna emin olduklarını ifade etti.
2030 sonrasında enerjideki açığı kapatmak için gaz hidratların, doğal gazın yerine geçeceğini vurgulayan Çifci, bu enerji kaynağının öneminin giderek arttığını belirtti.
Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü öğretim üyesi Prof. Dr. Günay Çifci, gaz hidratların gelecekte önemli bir enerji kaynağı olacağını ve Ege Denizi'nde yapılan rezerv belirleme çalışmalarının kritik olduğunu söyledi. Gaz hidratlar, metan moleküllerinin su molekülleriyle birleşerek oluşturduğu katı kristalimsi yapılardır. Doğal gaz, su, yüksek basınç ve düşük sıcaklık ortamlarında oluşan gaz hidratlar, 1 metreküpünde 164 metreküp metan (doğal gaz) barındırmaktadır. Bu özelliğiyle, gaz hidratlar yakın gelecekteki enerji ihtiyacını karşılayacak potansiyele sahiptir.
Türkiye’de Gaz Hidrat Rezervleri Mevcut
Çifci, Türkiye'nin karasularında gaz hidratların pek çok bölgede bulunduğuna dikkat çekti. Karadeniz ve Doğu Akdeniz’de bu kaynakların varlığını tespit ettiklerini belirten Çifci, Marmara Denizi'nde de petrolle birlikte gaz hidrat örneklerinin alındığını söyledi. Ege Denizi'nde ise yapılacak araştırmalarla bu rezervlerin daha da netleşeceğini ifade etti.
Gaz Hidratların Potansiyeli: Yeterli Olan Yüzde 10’u
Gaz hidratlarla ilgili araştırmalar için Avrupa Birliği, TÜBİTAK projelerinin yanı sıra, Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından 10 milyon dolarlık bir laboratuvar kuruldu. Çifci, Türkiye Petrolleri (TP) ile iş birliği yaparak başlatılan Milli Gaz Hidrat projesinin ilk fazının büyük bir keşifle tamamlandığını duyurdu. Prof. Dr. Çifci, Türkiye denizlerindeki gaz hidratların sadece yüzde 10'unun bile üretilmesi durumunda, ülkenin uzun yıllar sürecek gaz ihtiyacının karşılanabileceğini belirtti.
