Lise öğrencisi Ahsen Rümeysa Alp Teknofest Türkiye üçüncüsü oldu
Şehit Ömer Halisdemir Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi 12. sınıf öğrencisi Ahsen Rümeysa Alp, zeytin hasadı için geliştirdiği teknik cihazla Teknofest Türkiye üçüncüsü oldu.
Türkiye’nin en büyük teknoloji festivali Teknofest 2024, genç mucitlere projelerini sergileme fırsatı sundu. Yarışmaya katılan Şehit Ömer Halisdemir Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi 12. sınıf öğrencisi Ahsen Rümeysa Alp, zeytin hasadı için geliştirdiği teknik cihazla Türkiye üçüncüsü oldu. TV9 İzmir ekranlarında Gamze Demir’in sunduğu “Gençlerin İzi” programına konuk olarak başarıya giden yoldaki serüvenini paylaştı.
“12. sınıfa böyle dolu dolu girmek muazzam”
Teknofest başarısının kendisi için büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu belirten Alp, “Bu başarı benim için inanılmaz bir süreç oldu. 12. sınıfa böyle dolu dolu girmek gerçekten muazzam. Motivasyonumu kendim bulmuş gibi hissettim” ifadelerini kullandı.
Yarışma sürecinin kendisi için heyecan verici olduğunu söyleyen genç mucit, “Bu projeyi yapmak benim çocukluk hayalimdi. En küçük detayına kadar çizdim, ölçüleri hesapladım ve tasarladım” dedi. Teknofest’in yalnızca Türkiye sınırları içinde değil, uluslararası katılımın da olduğu büyük bir teknoloji festivali olduğunu vurgulayan Alp, yarışmanın amacını şu sözlerle anlattı: “Burada gençler çevrelerinde gördükleri sorunlara çözümler geliştiriyor. Bir fikir ortaya atıp, ekipler kurarak projelerini büyütüyorlar. Basit adımlarla büyük bir kitleye ulaşmak mümkün” diye konuştu.
Zeytin toplama makinesi ile çözüm üretti
Ahsen Rümeysa Alp’in ödül alan projesi, Türkiye’de zeytin hasadı sırasında yaşanan zorlukları ortadan kaldırmayı hedefliyor. Kendi ailesinin de yıllardır zeytincilikle uğraştığını söyleyen genç mühendis adayı, “Tarlaya gittiğimizde annem ve babamla birlikte zeytin topluyorduk. Annem eğilip toplamakta zorlanıyordu. O an dedim ki, ‘Bunun daha kolay bir yolu olmalı’” diyerek projesinin çıkış noktasını anlattı. Tam üç yıl boyunca araştırmalar yaptığını belirten Alp, “9. sınıftan itibaren literatür taraması yapıyordum. Türkiye’deki makineleri, İspanya ve Çin’de üretilen modelleri inceledim. Çiftçilerin gerçekten neye ihtiyacı olduğunu anlamaya çalıştım” dedi.
“Makinemi çizdim, tasarladım ve yazılım olmadan ürettim”
Geliştirdiği cihazın teknik bir makine olduğunu ve tamamen kendi çizimleriyle ortaya çıktığını vurgulayan Alp, şu sözleriyle dikkat çekti: “İnsanlar genelde bir proje yaparken önce yazılım düşünür ama benim makinem teknik bir cihazdı. En küçük detayına kadar ölçtüm, çizdim. Yazılıma gerek kalmadan, mühendislik mantığıyla bir çözüm ürettim” diye konuştu.
Projeyi geliştirirken uzmanlarla görüştüğünü ve büyük bir araştırma süreci yürüttüğünü belirten Alp, “Ziraat mühendisleriyle, sektör temsilcileriyle ve fabrikalarla görüştüm. Türkiye’de zeytin makinelerinin çok pahalı olduğunu fark ettim. Çiftçiler, yüksek maliyetli makineleri aldıktan kısa süre sonra kullanamaz hale geliyor. Paslanıyor, çabuk bozuluyor ve atıl duruma düşüyor” dedi.
Bu soruna çözüm üretmek için geliştirdiği makineye paslanmayı önleyen özel bir kaplama ve kendi kendini temizleyebilen bir mekanizma eklediğini belirten Alp, cihazın sunduğu avantajları şu sözlerle anlattı:"Makinem, silindirin her tam tur dönüşünde kendini temizleyerek topladığı zeytinleri doğrudan haznesine aktarıyor. Bu sayede hem ürün kalitesi korunuyor hem de çiftçilerin iş gücü azalıyor" dedi. Ayrıca cihazın ergonomik tasarımı sayesinde kullanıcıların eğilmesine gerek kalmadan, çim biçme makinesi mantığıyla çalıştığını vurgulayan Alp, “Özel kaplama sayesinde makinenin paslanma sorunu tamamen ortadan kalkıyor ve bu sayede uzun ömürlü kullanım imkânı sunuyor. Bu teknoloji ile cihazı 5 yıl garanti kapsamına almayı başardım” ifadelerini kullandı. Geliştirdiği mekanizmanın çalışma prensibini anlatan Alp, “Makine, silindirin her tam tur dönüşünde kendini temizleyerek, topladığı zeytinleri doğrudan haznesine aktarıyor. Böylece hem kalite korunuyor hem de çiftçilerin iş gücü azalıyor” dedi.
“Tek başına da başarabilirsiniz”
Projeyi tek başına geliştirdiğini, ancak sürecin zorlu geçtiğini belirten Alp, “Atölyelerde günlerce çalıştım, fabrikalara gidip testler yaptım. Son teslim tarihine kadar gecelerce uykusuz kaldım. Ama sonunda emeğimin karşılığını almak inanılmaz bir duygu” diye konuştu.
Birçok kişinin “Tek başına yapabilir miyim?” sorusuyla tereddüt yaşadığını ifade eden Alp, “Danışman hocam bana rehberlik etti ama yarışmada tek başımaydım. Takımla olmak avantajlı olabilir ama tek başına da başarabilirsiniz” diyerek gençlere cesaret verdi.