Trabzon Kalesi Kim Tarafından Yapılmıştır?
Trabzon Kalesi, Karadeniz'in büyüleyici manzarasına sahip yapısıyla tarih meraklıları ve ziyaretçiler için eşsiz bir deneyim sunmaktadır. Geçmişten günümüze uzanan bu tarihi yapı, Trabzon'un ve Karadeniz'in zengin kültürel dokusunun simgesi olmaya devam ediyor. Peki, bu eşsiz kaleyi kim yaptırdı? İşte detaylar...
Trabzon il merkezinin Ortahisar Mevkii'nde bulunan Trabzon Kalesi, geçmişten günümüze kadar korunmuş surlarıyla şehrin en eski yapılarından biridir. Kaleyi yapan kişinin tam olarak kim olduğu bilinmezken, Bizans İmparatoru Birinci Justinianus'un emriyle yapıldığı düşünülmektedir. MÖ 4. yüzyılda inşa edilen ve Roma Dönemi'ne ait olan kale, Bizans Çağı’ndan itibaren şehrin korunmasında önemli bir rol oynamıştır.
Tarihi Kökenleri ve Yapısal Özellikler
Trabzon Kalesi Yukarı Hisar, İç Kale, Orta Hisar ve Aşağı Hisar olmak üzere üç bölüme ayrılır. İlk kale yapılarının MÖ 2000 yıllarına kadar uzandığı tahmin edilmektedir. Ksenephon, Trabzon’a yaptığı ziyaretlerde surların varlığından söz etmiştir. Kale, Tabakhane ve Zağnos vadileri arasında yer alan yüksek kaya kitlesi üzerine kurulmuştur ve genellikle bir yamuk şeklindedir. Şehrin adının da bu trapez (trapezius) şeklinden geldiği düşünülmektedir.
Mimari Yapı ve İlginç Detaylar
Evliya Çelebi’nin "dağ tarafında cehennem kuyusuna benzer bir derin hendeği" şeklinde tasvir ettiği kale, çeşitli yapı taşlarından inşa edilmiştir. Yukarı Hisar bölgesi, iç kalenin koruyucusu olarak akropol görevini üstlenirken, güneydeki surlar ve kulelerle daha da sağlamlaştırılmıştır. Bu yapılar, eski dönemlerde toplanan taşlardan inşa edilmiş olsa da, modern zamanlarda taşların yeni binalarda kullanıldığı gözlemlenmiştir.
Kültürel Mirasın Kalbi
Trabzon Kalesi, sadece askeri bir yapı olmanın ötesinde, şehrin kültürel mirasının bir parçası olmuştur. İçerisinde camiler, hamamlar, saray kalıntıları ve çeşitli sivil yapılar bulunmaktadır. Bizans İmparatoru I. Justinianus zamanında yaptırılan surlar, çeşitli devirlerde değişikliklere uğrayarak günümüze kadar ulaşmıştır.